Köylünün bir koyunu varmış. Bu koyun gebe kalamıyormuş. Köylü yakın köylerden birinde bir koç olduğunu ve hangi koyunla çiftleşirse koyunun gebe kaldığını duymuş. Almış koyunu el arabasına koymuş, koçun bulunduğu köye doğru yola çıkmışlar, köye vardıklarında selam verip adamın yanına yaklaşmış.
– Kardeş tüm civar köylerde senin koç koyunları gebe bırakması ile ünlü. Bizim koyuna da bir çare bulalım demiş.
– Adam koçla koyunu çiftleştirmeyi kabul etmiş ama 50 TL para istemiş.
– Köylü mecbur kabul etmiş.
Neyse çiftleşme gerçekleşiyor ve adam koyunu tekrar el arabasına koyup giderken koçun sahibine soruyor:
– Gebe kalıp kalmadığını nereden anlayacağız?
– Yarım sabah ahıra girince bak. Koyun eğer yatıyorsaaa gebedir. Yok ayaktaysa gebe değildir.
Neyse sabah oluyor adam bir heyecanla ahıra koşuyor. Bakıyor ki koyun ayakta.
Ulan diyor yine tutmadı.
Karısı demiş ki bi daha götür.
Adamın ki de bir ümit koyunu tekrar el arabasına bindirip gitmiş.
Bu sefer 60 lira alıyor koç sahibi.
Ertesi sabah adam koşa koşa ahıra gidiyor ki bi de ne görsün koyun yine ayakta.
Adam iyice sinirleniyor. Neredeyse koyunu kesecek.
Karısı adamı sakinleştirip koyunu tekrar götürmesi için adamı ikna ediyor.
Adam koyunu götürüyor ama koç sahibi adam bu sefer 70 lira alıyor. Adam daha da sinirleniyor söylene söylene eve geliyor.
Koyunu ahıra atıp gidiyor.
Sabah ise yatağına uzanmış umutsuz ve sinirli bi şekilde karısına:
– Hele git şu koyuna bak. Oturuyor mu ayakta mı.
Kadın gidip bakıp geliyor ve diyor ki:
– Koyun ne oturmuş ne de ayakta bey. Arabaya binmiş seni bekliyor 🙂
